Minbiç’te YPG'nin varlığını, ABD ile olan ilişkilerini ve kentin geleceğini, geçtiğimiz ay suikast saldırısından yaralı olarak kurtulan Minbiç Askeri Meclis sözcüsü Şervan Derviş ile konuştuk.
Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 27 Nisan günü ABD Dışişleri Bakanı ile yaptığı görüşmenin ardından „Yol haritası uygulanırsa, YPG'liler Minbiç'ten çekilecek. Uygulanmadığı takdirde Türkiye adım atacak“ açıklamasında bulundu. Minbiç'te konuştuğumuz Minbiç Askeri Meclisi sözcüsü Şervan Derviş ise Minbiç'te YPG güçlerinin bulunmadığını söyledi.
Çavuşoğlu aynı zamanda „Minbiç'te Fransız askeri mevcudiyetinin bulunmadığını ve Türkiye'nin ABD ile hareket edeceğini“ söylemişti. Minbiç'te kentin güvenliği, yerel güçlerden oluşan Minbiç Askeri Meclisi üyeleri ile birlikte ABD askerleri tarafından sağlanıyor. ABD yakın zamanda Minbiç'e yeni bir askeri üs kurdu. Fransız askerleri ise, kentte devriye görevlerine başlamış durumda.
Çoğunluğunu Arap nüfusun oluşturduğu Minbiç'te YPG’nin varlığını, ABD ile kurulan ilişkileri ve kentin geleceğini, geçtiğimiz ay suikast saldırısından yaralı olarak kurtulan Minbiç Askeri Meclis sözcüsü Şervan Derviş ile konuştuk.
taz.gazete: ABD ile olan ilişkileriniz ne durumda?
Askeri Meclis olarak koalisyondan destek alıyoruz. Bizim ABD ve koalisyon ile ortaklaşarak yaptığımız birçok çalışma bulunmaktadır. Askeri eğitimler ve donanım konusunda bize yardımları bulundu. Ve bu yardımlar sürüyor. Türkiye’nin Minbiç üzerindeki tehditleri artınca, Amerikalı askerler Minbiç’te askeri üs kurdu. Özellikle Efrin işgali sonrası Türkiye’nin tehditlerine karşı ABD bizim yanımızda yer aldı. ABD ile her alanda ortak çalışmalarımız artarak devam ediyor. Hatta eskiye oranla artmış durumda.
Minbiç’te „Askeri Meclis“ modelini seçmenizin nedenini açıklar mısınız? Bu Meclis kimlerden oluşuyor?
Derviş: Minbiç’te IŞİD’ten önce bugünkü ÖSO’ya bağlı yaklaşık 80 farklı silahlı grup bulunuyordu. IŞİD, Minbiç’e saldırdığında bu gruplar Kobane üzerinden Türkiye’ye geçtiler. Bu gruplardan bazıları IŞİD’e karşı savaşmak için Kobane’de kaldı. Minbiç, IŞİD’ten alınana kadar bu gruplardan bazıları ile birlikte savaştık. Şemsi Şemal, Cundül Haremi, Ketiba Ceyşül Suvar Minbiç, Türkmen Ketibesi ve ufak birkaç silahlı grup birlikte, Minbiç Askeri Meclisi'ni kurduk. Kuruculardan biri de bendim. Suriye Demokratik Güçleri, (SDG) ile birlikte Minbiç’i özgürleştirme hamlesini başlattık.
Burada yaşayan halkın Askeri Meclis’e yaklaşımı nasıl?
Derviş: Minbiç halkı, 3 yıl IŞİD zulmü altında yaşamak zorunda kaldı. 2 bin insan kent meydanında IŞİD tarafından katledildi. İnsanlar büyük bir korku içindeydi. Askeri Meclisi kurduğumuz zaman asker sayımız 500 civarındaydı. Demokratik Suriye Güçleri'nin yardımı ile Minbiç’e yönelik başlattığımız özgürleştirme operasyonu sürerken, IŞİD’ten kurtulabilenler gelip saflarımıza katıldı. Sayımız bu şekilde yükseldi. Halkın bize olumlu yaklaşımı ile birlikte IŞİD’i Minbiç’te bitirebildik.
Askeri Meclis'in kurulmasında Türkiye nasıl bir rol oynadı?
Derviş: Bunu daha önce de ifade ettik. Hareketimizin öncülerinden Ebu Leyla, Ednan Ebu Emced ve sivil meclis, Adana’da bulunan İncirlik ABD üssüne giderek 2 Nisan 2016 tarihinde Minbiç Askeri Meclisi'ni kurdu. Bu toplantı da Türkiye’den temsilciler de vardı. Onlar da bu Askeri Meclis'in kurulmasına onay verdiler. Türkiye de o dönem, bizim Minbiç Askeri Meclisi'ni kurarken ve IŞİD’e yönelik kenti almak için başlattığımız bu operasyona onay vermişti.
Sonrasında geçen sürede Türkiye, YPG güçleri bulunduğu gerekçesiyle Minbiç'i hedefe koydu. Kentte YPG güçleri bulunuyor mu?
Türkiye, sürekli YPG’yi bahane ederek kentimize saldırmak istiyor. Uluslararası devletler, koalisyon ve hatta kendilerinin de gelip yaptıkları araştırmada burada YPG’yi bulamadılar, çünkü burada YPG yok. Biz varız. Bu kentin insanlarıyız biz. YPG’nin geçmişte bize yardımları bulunduğunu herkes biliyor. Biz bunu inkar etmiyoruz. DSG içinde yer alan YPG’nin de diğer yapılar gibi bize yardımlarının bulunması kadar doğal bir şey yoktur. Görevlerini yaptıktan sonra Minbiç’ten çekildiler. Kentte sadece Minbiç Askeri Meclisi bulunuyor.
Türkiye’nin Minbiç ısrarını neye bağlıyorsunuz?
Derviş: Minbiç Suriye savaşında önemli stratejik bir yer. Türkiye, IŞİD, İran, Rusya ve Rejim’e bağlı gruplar herkes kenti almak istiyordu. Kenti alabilmek için hala bu planlar yapılıyor. Kentte karışıklık çıkarabilmek için zaman zaman provokasyonlar yapılıyor. Suikastler ve bombalı saldırılar yapılıyor. Son olarak bana yönelik bir suikast girişimi oldu. Yaralı olarak bunu atlattım.
Bu saldırılar ile amaçlanan nedir?
Derviş: Bize yönelik suikast girişimi amacına ulaşmadı. Yavaş yavaş görevimin başına döndüm. Halk arasında etkin olan insanlara yönelik bu saldırılar bilinçli bir şekilde yapılmaktadır. Suriye savaşının bitmemesi için, barışın gelmemesi için büyük bir çaba içindeler. Bu çabanın içinde aktif olarak görev yapanlardan biri ise MİT’tir, Türkiye’dir. Biz artık ülkemizde barışın sağlanması ve özgür bir ülkede yaşamak için çabalıyoruz. Kesinlikle mücadelemizden dönmeyecek ve topraklarımızı Türkiye gibi işgalci devletlere bırakmayacağız. Bizler, uluslar arası koalisyon ile birlikte çalışıyoruz.