Paradise Papers haberlerinden dolayı yargılanan ve hapis cezası alan Cumhuriyet gazetesi eski finans editörü Pelin Ünker ile konuştuk.
Gazeteci Pelin Ünker, Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan “Paradise Papers“ haberleri nedeniyle “kamu görevlisine hakaret“ ve „iftira“ suçlamalarıyla yargılandığı davada 1 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ve 8 bin 600 lira para cezası aldı. Araştırmacı gazetecilik faaliyetlerinden dolayı yargılanan Cumhuriyet gazetesi eski finans editörü Pelin Ünker ile konuştuk.
taz.gazete: Paradise Papers araştırmasını yürüten gazeteciler dünyada ödüller aldı, siz ise belgelerin Türkiye ayağını inceleyen kişi olarak hapis cezası aldınız.
Pelin Ünker: Türkiye'de iyi gazeteciliğin, iyi haber yapmanın ödülü artık hapis cezası almak haline geldi. Yargılanan gazetecilikti, suç ise haberdi. „İftira ve hakaret“ ettiğim iddiasıyla dava açıldı, ceza aldım. Ama haberin doğruluğunu Binali Yıldırım bizzat kabul etmişti; gizli, saklı bir şey olmadığını söylemişti. Yani doğru bir haber yapmanın cezası da bu. Adalet Türkiye'de böyle işliyor.
Belgelerde neler buldunuz? Araştırmada Binali Yıldırım'ı bu kadar rahatsız eden ne vardı?
Araştırma on ay sürdü. Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu (ICIJ) kapsamında sadece Türkiye'de değil, Almanya'da ve tüm dünyada haberler yayımladık. Daha önceden Panama Papers'da da yaptığımız gibi, binlerce belgeyi inceleyip Binali Yıldırım'ın oğullarının ismiyle açılmış ve denizcilik faaliyetlerinde bulunan bazı şirketlerin kayıtlarına ulaştık. Yıldırım'ın oğlunun imza yetkisi bulunduğu off-shore şirketin Türkiye'de devletten ihale alan başka bir şirketle aynı adresi gösterdiğini öğrendik. Bulduklarımızı Yıldırım'a sorduk, haberde yer alan tüm içeriği soru şeklinde kendilerine ilettik. Cevap hakkı tanıdık fakat yanıt gelmedi.
Haberler yayımlandığında nasıl tepkiler aldınız? Dava açılmasını tahmin ediyor muydunuz?
İlk başta şirketleri kabul ettikleri için dava açılacağını tahmin etmemiştim. Ama sonradan tazminat davası için şikayette bulunduklarını öğrendim. Türkiye'de yazı dizisi yayımlanırken gündem oldu, CHP ve HDP ortaya çıkan bilgileri araştırmak için soru önergesi verdi, fakat önerge AKP tarafından reddedildi. Aslında vergi cennetlerine para yollayanlardan vergi alınmasıyla ilgili bir Gelir Vergisi Tasarısı var. Ama yasada hangi ülke vergi cenneti, hangisi değil belirtilmediğinden kimseden vergi alınmıyor. Bu yüzden de bunun kamuya duyurulması önemliydi.
Mahkeme, cezayı „yeniden suç işlemeyeceğine ilişkin kanaat oluşmadığı“ gerekçesiyle ertelemedi.
Suçtan kasıt haber yapmak.
Peki devam edecek misiniz?
Suç işlemeye mi? (gülüyor)
Haber yapmaya.
Kesinlikle. Bu hafta artan vergiler yüzünden pahalılaşan rakının, müdavimleri nasıl etkilediği üzerine bir haber yapmak için bir sürü meyhane gezdim.
Hapis cezası henüz kesin değil. Üst mahkeme ne zaman karar verir?
Zamanı belli değil, öbür davayı bekleyip ikisini birlikte değerlendirebilirler. Türkiye'de böyle şeyleri öngörülmesi çok kolay değil. Biz iki davanın birleştirilmesini istemiştik, kabul etmediler. Seçimler öncesinde böyle bir karar alıp, gazetecilere gözdağı vermek istediklerini düşünüyorum.
Erdoğan'ın damadı bakan Berat Albayrak da aynı yazı dizisi yüzünden dava açtı, bu dava devam ediyor, değil mi? Beklentiniz nedir?
Bu davanın duruşması 21 Şubat'ta. Aynı yazı dizisi, tıpatıp aynı suçlama, aynı hakim. Benzer bir karar çıkabilir.
Araştırmaya başladığınızda hamileydiniz, şimdi bir oğlunuz var. Hapise girme ihtimali sizi korkutuyor mu?
Korkmuyorum, çünkü bu durumun hayatıma, işime gücüme devam ediyorum. Düşünmemeye çalışıyorum. Davadan sonra her gün olduğu gibi eve geldim. Oturdum, yemek yedim. Oğlumla ve eşimle vakit geçirdim.
8 bin 600 yüz liralık para cezası ne olacak? Eski gazeteniz Cumhuriyet ödeyecek mi?
Evet, ödeyecekler. Karardan sonra hemen aradılar ve cezayı ödeyeceklerini söylediler.
Gelecek için neler söyleyebilirsiniz?
Çok büyük bir şey yapmadım, ortalama bir gazetecinin çalıştığı gibi çalıştım, çalışmaya da devam ediyorum. Yalnız olmadığımı biliyorum. Bu tarz davaları yaşayan tek kişi değilim. Herkes birbirine destek oluyor. Gazeteciler ve diğer herkes işini iyi yapmaya devam ederse, Türkiye'deki düzen değişecektir diye düşünüyorum.