İstanbul Havalimanı, 6 Nisan'dan itibaren tam kapasite hizmet vermeye başlıyor.
taz.gazete, İstanbul Havalimanı'nı mercek altına aldığı dosyada bu projenin insanlar, çevre ve ekonomi üzerindeki etkilerini inceliyor.

Daha fazla okumak için:
taz.atavist.com/istanbul-havalimani

„Toplanmayan, gömülen, depolanan her çöpün en sonunda gideceği yer denizlerdir.“

Çöp satın almak ayrıştırmaktan ucuz

Türkiye'nin aylık plastik çöp ithalatı 2016'de 4 bin ton iken, 2018'in başında 33 bin tona yükseldi. Geri dönüşümün önündeki engelleri ve sonuçlarını Doç. Dr. Sedat Gündoğdu'yla konuştuk.

UYGAR GÜLTEKIN, 2019-05-13

Greenpeace'in 2016-2018 dünya plastik atık ticareti verileri raporuna göre, Çin'in yurt dışından atık ithal edilmesini yasaklamasının ardından plastik ithalatı Endonezya, Hindistan ve Türkiye'ye kaydı. Plastik atık ihraç eden ülkelerin başında ise ABD, Almanya, İngiltere ve Japonya geliyor. Rapora göre, Türkiye'nin ithalatı 2016 yılının başında aylık 4 bin ton iken, 2018'in başında aylık 33 bin tona yükseldi. Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı'nın 2017 yılı verilerine göre Türkiye, plastik üretim kapasitesiyle Avrupa’da ikinci, dünyada ise altıncı sırada yer alıyor. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı’nın (OECD) 2015 verilerine göre Türkiye çöplerin sadece yüzde 1’ini geri dönüşüme yolluyor.

Türkiye'nin plastik ithalatını ve yaratabileceği sorunları Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Temel Bilimleri Bölümü’nden Doç. Dr. Sedat Gündoğdu'yla konuştuk.

Avrupa’da en çok plastik üreten ikinci ülke olan Türkiye neden plastik ithal ediyor?

Plastik çöp ticareti, dünya genelinde yaygın olarak gerçekleştirilen bir ticaret türü. Çoğunlukla batıdan doğuya doğru gerçekleşen bu ticaretin ana nedeni, geri dönüşümün kendisiyle ilgili bir mesele. Çünkü başka ülkelerin daha ucuza dönüştürdüğü bir metadan bahsediyoruz. Haliyle gelişmiş ülkeler bununla uğraşmak yerine çevre yasalarının daha etkisiz olduğu gelişmekte olan ülkelere yolluyorlar bu çöpü. 1990’lardan beri yaygın olarak Çin tarafından gerçekleştirilen bu ticaret daha sonra Malezya, Endonezya, Filipinler, Hindistan ve Türkiye gibi ülkeler tarafından da gerçekleştirilmeye başlandı. Türkiye’nin çöp alma macerası da aslında 2018 yılının başında başlıyor. Bu anlamda İngiltere’den yoğun olarak plastik çöp satın alınıyor. Türkiye bu çöpleri, geri dönüştürmesi daha az maliyetli diye satın alıyor. Çünkü Türkiye’nin kendi çöpü geri dönüşüme pek müsait değil.

Foto: özel
Doç. Dr. Sedat Gündoğdu'ya göre Türkiye’nin kendi çöpü geri dönüşüme müsait değil.

Neden değil?

Çünkü Türkiye’nin etkili bir atık yönetim stratejisi yok. Belediyelerin bu noktada karneleri çok zayıf. Çöpümüz kirli olduğu için bunun geri dönüştürülebilir hale gelmesi için ciddi masraf gerektiren, ayrıştırma/yıkama/kategorize etme gibi ön işlemlerden geçmesi lazım. Firmalar da bununla uğraşmamak için daha ucuz olan çöp satın alma işine girişiyorlar. Alınan bu plastikler geri dönüştürülüp, ham plastik ile de karıştırılarak tekrar plastik üretim sürecine dâhil ediliyorlar. İddialar bu yönde. Ancak kesin olarak ne olup bittiğini “ticari sır“ olarak adlandırdıkları için bilemiyoruz. Türkiye’de bu ticaret, devlet kontrolünde özel şirketler tarafından gerçekleştiriliyor.

Türkiye içinde plastik atık toplamak çok mu masraflı?

Türkiye'nin atık yönetim altyapısı oldukça yetersiz. Kendi atığını karışık topluyor, yani ayrıştırma oranı düşük. Büyükşehirlerin çöpleri kaynağında ayrıştırmaya yönelik faaliyetleri çok zayıf. Vatandaş da ayrı konteynırlar görmediği için ayrıştırma motivasyonuna sahip değil. Bu yüzden değerli atıkları toplama işini bireysel toplayıcılar ilkel yollarla gerçekleştiriyor. Özellikle mültecilerin gerçekleştirdiği ve kağıt toplayıcılığı olarak isimlendirilen sektör her geçen gün büyüyor. Binlerce insan bu sektörden ekmek kazanıyor. Aslında belediyelerin yapması gereken bir iş, ancak belediyeler daha çok kaldırım ve asfalt ile meşgul oldukları için bu tür kamu hizmetleri başıboş bir şekilde ayrı bir sektöre dönüşüyor.

Peki toplanabilen plastiklere ne oluyor?

Bu konuyla ilgili bir veri yok. Ancak çeşitli özel kuruluşların basına verdikleri demeçlerden öğrenebiliyoruz bunu. TÜİK, en son 2016 yılında bir veri yayınlamış. O veriye göre tüm çöplerin sadece %1’i geri dönüşüme alınmış. Kalanı ya gömülmüş, ya yakılmış ya da depolanmış.

İthalatın artması ülke içindeki plastiğin toplanmasına engel oluyor mu?

Eğer ki geri dönüşüm firmaları daha fazla kâr ettiklerini düşünürlerse ülke içindeki kirli çöpü almaktan vazgeçebilirler. Çünkü olay ticari bir mesele. Geri dönüşüm firmaları bu işi hayrına ya da çevreyi çok sevdikleri için yapmıyorlar. Daha fazla para kazanacaklarsa dışarıdan almayı düşüneceklerdir. Zaten yetersiz olan atık toplama meselesi böylelikle daha da içinden çıkılamaz hale gelebilecektir. Çin bu yüzden plastik çöp satın almaktan vazgeçti çünkü artık çöpleri yönetemiyordu. Çin dünyanın en kirli çevresine sahip ülke. Akdeniz’in en kirli sahilleri de Türkiye’de.

Plastik problemi Türkiye için ileride nasıl sorunlar açacak?

Türkiye 2018 yılında 10.1 milyon ton civarında plastik üretti. Bunun 3 milyon tona yakını ambalaj. Plastik üreticileri bu miktarı artırmak için sürekli yatırım yapıyorlar, ancak bu plastiklerin kullanıldıktan sonraki akıbetleri konusunda hiçbir sorumluluk almamaları, üstüne başka ülkelerden plastik çöp satın alıp bunun da bir kısmını iç piyasaya sürmeleri gerçekten ürkütücü bir tablonun oluşmasına neden oluyor. Toplanmayan, ayrıştırılmayan ve yağışlarda denizlere akan bir çöp sorunu. Geçen son bahar İstanbul’da gerçekleşen aşırı yağışlar sonucu oluşan sel sularının üzerinden tonlarca plastik çöp Marmara Denizi'ne aktı. Bunu canlı yayınlarda izledik. Toplanmayan, gömülen, depolanan her çöpün en sonunda gideceği yer denizlerdir. Eğer plastik bu hızla üretilmeye ve tüketilmeye devam edilirse ciddi bir plastik kirliliğiyle baş etmek mecburiyetinde kalacağız.

Avrupa'da sistem farklı mı işliyor?

Bu konuda ortada bir yanılsama olduğunu düşünüyorum. Örneğin Almanya çöpünü en iyi ayrıştıran ilk beş Avrupa ülkesinden biri, ancak anlaşılıyor ki bu bir yanılsamadan ibaret, çünkü Almanya ayrıştırmak için topladığı plastik çöpü Malezya’ya satıyor. Böylelikle hem Almanya vatandaşları plastik çöplerini ayrı konteynırlara atarak çevreciymiş gibi yaşıyorlar hem de Almanya bunlar üzerinden dünyanın en çevreci ülkelerinden biri olmuş görünüyor. Yani bugün Almanya vb. ülkelerin çevresi temiz görünüyorsa bunun nedeni Malezya gibi ülkelerin Almanya’nın topladığı çöpleri satın almasından kaynaklanmaktadır. Aynı şey İngiltere için de geçerli. İngiltere’nin çevreciliği, Türkiye’ye sattığı çöplerden kaynaklanıyor. Türkiye sadece 2018 yılında İngiltere’den 80 bin ton plastik çöp satın almış.

UYGAR GÜLTEKIN, 2019-05-13
GERI
YAZAR HAKKINDA